Hatmi Çiçeği Nedir?

Hatmi çiçeği aslında herkesin bildiği global ismiyle marshmallow olarak anılır. Ülkemizde de bolca yetişir ve aslında şifalı otlar arasında yer alır. Görüntüsü son derece güzel olduğundan dolayı herkesin sevdiği bir çiçek olmakla beraber Ağustos ayında bol miktarda görülebilir.

Ilıman iklimlerde yetişmesinden ötürü ülkemizde de bol miktarda görülmekle beraber kökeni Asya’ya dayanır. Uzak Doğu ile başlayan ve sonrasında Avrupa’da da yayılan bitkinin en çok görüldüğü nokta ise Çin’dir. Tarih boyunca insanlığın şifa olarak kullandığı bir çiçek olması günümüzde de halen daha faydalarıyla ön plana çıkmasını sağlamaktadır.

Tarihte hatmi çiçeğinin kökünü kaynatarak yaraları iyileştirmek için kullanan ilk kişi Hippocrates olmuştur. Yine Dioskurides tarafından pembe yapraklı hatmi çiçekleri böbrek taşı, solunum problemleri, bağırsak enfeksiyonları ve iç kanama tedavisinde kullanılmıştır.

Tabii ki Uzak Doğu kökenli bir bitki olmasıyla beraber Avrupa’ya hatmi çiçeğinin faydalarının erişmesi 8.yüzyılı bulmuştur. Hatta 8.yüzyılda İmparator Büyük Karl tarafından hatmi çiçeği yetiştiriciliğine teşvik söz konusu olmuştur. Hatmi çiçeğinin kökü, yaprakları, çiçeği tümüyle şifalı pek çok özelliğe sahip olduğundan özel bir çiçek olarak anılmaktadır.

Hatmi Çiçeği Özellikleri

Hatmi çiçeği boyut olarak 150 santimetreye kadar uzanan bir yapıdadır ve bu boyuna karşılık 50 santimetre civarı da kökü bulunur. Toprak altında da ciddi bir boyuta sahip olmasından dolayı dayanıklı bir çiçektir. Değişken hava koşullarına adapte olabilen, dik duran ve aynı zamanda tüylü yapısıyla da solmayan bir çiçektir.

Yapılan bilimsel çalışmalar neticesinde galaktoz, yağ, aspargan, nişasta ve sakaroz içerdiği tespit edilmiştir. Yani sadece görünüş anlamında estetik olmayıp aynı zamanda içerdiği bileşenlerle de şifa deposu olduğu kanıtlanmıştır. İnsanlık tarihi boyunca faydaları ile pek çok rahatsızlığın şifası için tercih edilmiştir.

Hatmi Çiçeğinin Faydaları

Yaygın enfeksiyonlar arasında yer alan ve günümüzde pek çok insanın kış aylarında yaşamak durumunda kaldığı üst solunum yolu enfeksiyonları bu tarz bitkisel çözümlere başvurulan bir rahatsızlık türüdür. Örneğin grip, öksürük, nezle gibi sorunlar kişilerin nefes alıp verirken zorlanmasını, boğaz şişliği yaşamasını mümkün kılabilirler.

Bunlarla beraber halsizlik ve ateş görünebilen semptomlardır. Yine öksürük başta olmak üzere dış etkenler boğazda tahribata yol açabilir. Bu tahribat ise dolaylı yoldan bakterilerin üreme alanına dönüşebilir. Dolayısıyla enfeksiyonun çok daha hızlı yayılabileceği bir alan hastayken oluşmuş olur.

Eğer öksürmeye başladıktan hemen sonra hatmi çayı içerseniz bu öksürüğün yarattığı tahribat büyük ölçüde düzelecek, dolayısıyla enfeksiyona mahal verilmeyecektir. Hatmi çiçeği çayı özellikle soğuk algınlığı ve grip gibi durumlarda en sık reçete edilen doğal tedavi yöntemleri arasındadır.

Hatmi Çiçeği Nasıl Kullanılır?

Hatmi çiçeği çayı olarak kullanılması günümüzde en yaygın kullanım şeklidir. Tabii ki bu aşamada demlenme aşaması önem kazanıyor. Doğru şekilde doğru miktarla demlenmesi ve her zaman taze tüketilmesi faydalarından yararlanmak için elzemdir.

Öncelikli olarak kaynattığınız suyu içeceğiniz fincana boşaltın ve içerisine de bir miktar hatmi çiçeği ekleyin. Bir tutam yeterli olacaktır. Sonrasında bir kapak ya da kalınca bir bezle fincanın ağzını kapatarak demlenmesini sağlayın. Fincanın içerisinde 3 dakika kadar bekletmeniz durumunda hatmi çiçeği çayı demlenmiş olacaktır.

İçilebilecek kıvamda iken tüketmek gerekir ve bekletilmesi önerilmez. Hatta önceden demlenen hatmi çiçeği çayı gün boyunca içilmez. Her içme evvelinde yeniden demlenmesi, taze olarak tüketilmesi gerekir. Aynı zamanda hatmi çiçeği çayı içenlerin bazı detaylara dikkat etmesi önemlidir.

• Hatmi çiçeği çayı sıcak tüketilmesi gereken bir çaydır.
• Her zaman taze olarak demlenmelidir.
• Günde en fazla 2-3 fincan kadar tüketilmesi önerilir.
• Hatmi çiçeği çayını içtikten sonra 30 dakika boyunca sigara içilmemelidir.
• 7 yaşından küçük olan çocukların içmesi uygun değildir.
• Hatmi çiçeği çayı içtikten sonra asitli içecekler tüketilmemelidir.
• Hatmi çiçeği çayını içtikten bir müddet sonraya kadar herhangi bir şey yememek ve içmemek en doğrusu olacaktır.
• İlla ki soğuk algınlığı ya da grip olmanıza gerek olmaksızın, üst solunum yollarlı enfeksiyonuna karşı bir önlem olarak da tüketilmesi mümkündür.

Hatmi Çiçeğinin Yan Etkileri ve Zararları

Özellikle bazı kişilerin hatmi çiçeği çayı tüketmeden önce kesinlikle doktorlarından onay almaları gerekiyor. Farklı bitki çaylarına alerjen reaksiyon gösterenler bu grup dahilindedir. Sistematik rahatsızlıkları olanlar, kronik hastalığı olanlar mutlaka doktorlarına danışarak kullanmalıdır.

• Anti diyabet ilaçları ve hatmi çiçeği çayının etkileşimi

Hipoglisemi ilaçları kullananların hatmi çiçeği çayı tüketirken dikkat etmesi gerekiyor. Keza hatmi çiçeği çayının kan şekerini düşüren bir etkisi olduğu yönünde pek çok iddia var. Bilimsel açıklamalarla netlik kazanmamış olsa da pek çok kişi kullanarak bunu tecrübe etmiştir.

• Diyabet hastalarında hatmi çiçeği çayı kullanımı

Diyabet hastaları kan şekeri değerlerinde olası oynamalardan ötürü sorun yaşayabilirler. Bu nedenle hatmi çiçeği çayı tükettikten sonra, tüketmeden önce kan şekeri değerlerini kontrol altında tutmaları gerekir. Olası bir sorun gözlemlendiğinde çayı tüketmeyi bırakmaları en doğrusu olacaktır.

• Oral ilaçlarla hatmi çiçeği çayının etkileşimi

Oral yolla alınan hap ve tabletlerin emilimlerini sağlayan bazı maddelerle hatmi çiçeğinin bileşenleri reaksiyon gösterebilmektedir. Dolayısıyla oral yolla alınan ilaçların emilim değerlerinin düşmesi, etkilerini gösterememelerine sebep olabilir.

• Lityum ile hatmi çiçeği çayının etkileşimi

Hatmi çiçeği çayının çok fazla tüketilmesi durumunda kanda lityum birikebilir. Bu lityum artışı farklı sonuçlara sebebiyet verebilir. Ayrıca güçlü ve doğal bir idrar söktürücü olduğunu söylemek gerekir.

• Cerrahi operasyon sonrasında hatmi çiçeği çayı kullanımı

Kan şekeri üzerinde değişkenler yaratabileceği için ameliyat öncesinde 14 gün boyunca hatmi çiçeği çayı tüketilmemesi önerilmektedir.