Balayı İçin Umreye Gitmek Doğru Mu? Dinimizce Caiz midir?

Balayı kültürü ile ilgili olarak Müslüman ve muhafazakar olanların bazı tereddütleri var. Özellikle Kuran’da balayına dair bir şey var mı ya da dinimize göre balayı yapmak caiz mi gibi sorularla çok sık karşılaşılabiliyor. İlk olarak balayı Kuran-ı Kerim için önemli bir unsur olan Arap kültürü ya da ırkımız açısından Türk kültürü yönünden var olan bir yapı taşı değildir. Dış kültürlerden bizlere ulaşmış, zamanla da toplum arasında yer edinmiş bir tatil biçimidir.

Evlenmiş olan yeni çiftlerin ilk aylarında saygının ve sevginin en çok duyulduğu zamanlar için kullanılan, bal gibi geçtiği ifade edilen bir zaman dilimi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu tabir de yabancı kültürlerden bize geçmiş bir anlam olsa da dinimizde sakıncalı olmadığı gibi gerekliliği de yoktur. Yani balayına gitmemek gibi bir zorunluluk olmadığı gibi balayına gitmenizle alakalı da dini açıdan somut bir delile rastlanmaz.

Evli çiftlerin ilk tatilleri olmasından dolayı heyecanla beklenen, öncesinden planlanan ve son derece keyifli bir tatil vakti olarak değerlendirilen balayı için rotayı umreye çevirenler ise yok değil. Bu yanında başka soru işaretlerini de beraberinde getirmektedir. Zira yeni evlenmiş muhafazakar çiftlerin balayı için umre ve hac seçeneğini tercih etmeyi istemesi gayet normaldir. Fakat bunun caiz olup olmadığıyla ilgili kafa karışıklıkları mevcuttur.

Bazı ayetler ve peygamber efendimiz(SAV)’in hadislerinde başka bir kavme benzeyenlerin onlardan olduğu çok net bir biçimde ifade edilmiştir. İslam alimleri ise Batı kültürünün parçası olmuş olan balayı kültürünün bu yüzden dinimizce çok caiz görülmediğini ve aynı zamanda balayı için de umre tercih etmenin uygun olmayacağını savunabiliyor. Tam aksini savunan alimlere rastlamak da mümkün.

Evlenince Hemen Umreye Gidilir Mi?

Evlendikten sonra balayı için umreye gitmek isteyen çiftler için Fıkıhçı Nurettin Yıldız tarafından yapılan bir takım açıklamalar var. Nurettin Yıldız bu konuyla ilgili olarak çok net bir çizgiden söz ediyor. Batı kültürünün bir parçası olan böyle bir şeyi dine ve kutsal mabedimiz olan umreye alet etmenin yakışık bir durum olmadığını savunuyor.

Fakat illa ki evlendikten sonra balayı yapmak ve bunu umreye giderek gerçekleştirmek isteyen çiftler için tüm özel sorulara da yanıt veriyor. Umreye gidildiğinde orada ihramda durmak ve ihramdan çıktıktan sonra yakın temasta bulunmak, cinsel ilişkiye girmek için herhangi bir sakıncanın olmadığını vurguluyor. Burada önemli olan nokta ihramdır. İhramlı iken cinsel temas hadislerle de yasaklanmıştır. İhramdan çıktıktan sonra ise cimada sakınca yoktur.

Peygamber efendimiz(SAV)’in umre ve hac ile ilgili hadis-i şerifinde ‘’Her kim ki hac görevini yapar, ihrama girer ve bu süre boyunca cinsel herhangi bir temastan kaçınırsa o kişi annesinden doğduğu gün kadar günahsız sayılır’’ buyuruyor.

Umre ve Hac İçin İhram Yasakları Listesi Nelerdir?

İhram yasakları umre ve hac görevi için kutsal topraklara giden herkesi kapsamaktadır. Yasaklarda giyim ile ilgili olan yasaklamaların tamamı erkekler için geçerli kılınmıştır. Zira kadınlar İslam adabına uygun giyildiklerinde elbiseleri ihram sayılır.

  • Üzerinde dikişleri olan elbiseler giymek
  • İç çamaşırı giymek
  • Vücutta çıkan kılları kesmek
  • Saç ve sakalları kesmek
  • Tırnak kesmek
  • Güzel kokular sürünmek veya parfümler sıkmak
  • Cinsel ilişkiye girmek
  • Cinsel ilişki olmasa da cinsel temasta bulunmak, bunu sağlayacak hal ve davranışlar ya da söylemlerde bulunmak
  • Hakaret etmek
  • Kavga etmek
  • İnsana, hayvana veya bitkilere zarar vermek